29 Temmuz 2011 Cuma

Raphael Saadiq - Stone Rollin' (2011)


Neo-soul akımının bayrak isimlerinden multi-enstrümantalist Raphael Saadiq, yıllarca çeşitli gruplarla ve (yapımcı olarak) sanatçılarla yaptığı verimli işbirliklerinin ardından, 2002 yılında başladığı solo kariyerinin beşinci ve en başarılı nüvesini vermiş bulunuyor. Davul, gitar ve keyboard'ların pek çoğunu kendisinin çaldığı bu büyük prodüksiyonda Saadiq'a aynı zamanda Jack Ashford (vurmalılar) ve Paul Riser (yaylı düzenlemeler) ile Earth, Wind & Fire'dan Larry Dunn ve Little Dragon'dan Yukimi Nagano gibi isimler eşlik ediyor. 6 yaşından beri (39 yıldır!) müzikle uğraşan Saadiq, "The Way I See It" isimli (yine mutlaka arşive eklenmesi gereken) bir önceki albümüne göre daha karmaşık, daha psychedelic ve daha az berrak bir sound'a imza atarken; '60'lar ortasının motown akımı, '70'ler başının Philly soul'u ve bizzat Ray Charles'ın kendisi gibi bariz ilham kaynaklarından beslenen akıl almaz bir çeşitliliğin altından alnının akıyla çıkmayı başarıyor. 9/10

23 Temmuz 2011 Cumartesi

Best Music Videos Ever #9: Vogue

Madonna'nın '80'lerin ortasından itibaren birkaç şarkısına çekilmiş çok iyi klipleri var. Onlar arasında "Lucky Star" ve "Express Yourself" bence ön plana çıkıyor ama pop divasının gelmiş geçmiş en iyi videosu kesinlikle bu. Yönetmen koltuğunda, kariyerinin ilerleyen yıllarında sinema tarihinin en iyi 100 filminden birine ("Se7en"), bir kuşağın manifestosu hâline gelen bir başka klasiğe ("Fight Club") ve daha nice müthiş yapıma imza atacak olan Hollywood'un harika çocuğu David Fincher var (kendisinin totalde Madonna ile 4 çalışması mevcut ve "Express Yourself" de onlardan biri). Siyah-beyaz çekilmiş olan bu videoda, "Hollywood'un Altın Çağı"nın (1940'lar) en ünlü fotoğrafçılarından Horst P. Horst'un çalışmaları, görsel yapı açısından en büyük esin kaynağını oluşturuyor. Aynı zamanda şarkı sözlerinde ismi zikredilen Marilyn Monroe, Jean Harlow, Greta Garbo, Marlene Dietrich, Veronica Lake, Katherine Hepburn gibi yıldızların portre fotoğrafları da, ilham kaynağı olarak bir şekilde kendisine yer bulmuş. Elbette videonun en ünlü sahnesi, Madonna'nın göğüs uçlarının görülebildiği, transparan bluzlu sahne.. İlk gösterime girdiği dönemlerde MTV, şarkıcıdan bu planların çıkarıldığı bir versiyon talep etmiş ama Madonna bunu şiddetle reddetmişti. Gündüz kuşağında televizyonlar söz konusu sahne yerine ağır çekimde dans görüntülerinin olduğu başka planlar ekleyerek bu "problemi" aşmaya çalıştı.

Dans sahnelerinin koreografisi ile de öne çıkan ve (32 yaşındaki) Madonna'nın en güzel hâlini görselleştiren "Vogue", tüm zamanların en iyileri arasındaki yerini 20 senedir korumayı başarmış, kusursuz bir video..

Madonna - Vogue (1990)
Yönetmen: David Fincher

19 Temmuz 2011 Salı

The Weeknd - House of Baloons (2011)


Vokalist Abel Tesfaye'in tek kişilik projesi The Weeknd, genel anlamda büyük beğeni ile karşılanan debut albümüyle "17 yaş üstü" dinleyiciler için ilgi çekici ve etkileyici bir seçenek ortaya koymayı başarıyor. Gece yarısı hikâyeleri ve uyuşturucu seanslarıyla bezenmiş olan şarkı sözleri açısından durum gerçekten de böyle ve (sadece 21 yaşındaki) Tesfaye'in bu konudaki yetkinliği tam anlamıyla göz kamaştırıcı. Ama öte yandan müzikal olarak bakıldığında da fazlasıyla doyurucu bir işle karşı karşıya olduğumuzu belirtmek gerek. R&B vokal ve melodilerinin elektronik aksamla uyumlu birlikteliği, ortaya konan rahatsız edici ve karanlık atmosferle tezat bir görünüm arz ediyor ve albümün öyle bir ruh hâli var ki, dinleyici her an bir şeylerin kötüye gideceği hissinden bir türlü kurtulamıyor. Beach House ve Siouxsie and the Banshees gibi gruplardan ödünç alınan sample'ların başarıyla entegre edildiği parçalar arasında diğerlerinden sıyrılan bir tanesi olmadığı gibi, bir adım geride kalan da yok; ki bu çok iyi bir şey, takdir edersiniz. Sonuç olarak bir ilk albüm için ziyadesiyle başarılı ve umut veren bir işle karşı karşıya olduğumuz rahatlıkla söylenebilir. 9/10

Best albums of 1995 (#1)


1. Pulp - Different Class (10)

Not: Albümleri indirmek için her birinin üzerine tıklayınız. Ölmüş link varsa, yorum kısmında bildiriniz.

15 Temmuz 2011 Cuma

Best Music Videos Ever #8: Thriller

Üzerine fazla bir şey söylemeye gerek yok; şayet bugün "music video" diye bir şey varsa bunu, muhtemelen bu harikulade kısa filme borçluyuz. Michael Jackson'ın, 1981 tarihli "An American Werewolf in London" filmini çok beğendiği için yönetmen John Landis'i kiraladığını, 1 milyon doları (Landis'e göre 500 bin) bastırıp bu klibi çektirdiğini, yaratıcı fikrin ve konseptin çoğunun da Jackson'ın vizyonundan geldiğini biliyoruz. Özellikle zombiler yeryüzüne çıktıktan sonra dans ederken sergilenen koreografi ve figürler, akıllara durgunluk verecek kadar güzel. Aynı zamanda "milyonların sevgilisi" bir sanatçı olarak bir insanın kendini bu klipteki gibi konumlandırılması da fazlasıyla özgüven ve cesaret gerektiren bir olay. Nitekim gösterime girdiği dönemde aldığı müthiş övgülerin yanı sıra çok fazla şiddet içerdiği, gençleri "Michael kız arkadaşını korkutup dehşete düşürüyorsa, neden ben de yapmayayım?" gibi bir psikolojiye sürükleyebileceği (Dr. Thomas Radecki, LA Times) yönünde birtakım eleştirilere de maruz kalmıştı. Ama hakkında söylenen hiçbir şey (Jackson'ın ne kadar çok yönlü ve ne kadar büyük bir sanatçı olduğunu kanıtlayan) "Thriller"ın, tüm zamanların gelmiş geçmiş en önemli videosu olduğu gerçeğini değiştirmiyor.

Michael Jackson - Thriller (1983)
Yönetmen: John Landis


7 Temmuz 2011 Perşembe

Fuck Buttons - Tarot Sport (2009)


Massive Attack ve Portishead'in memleketi Bristol'da 2004 yılında kurulan Fuck Buttons, söz konusu grupların müziğiyle alâkası bile olmayan deneysel, gürültülü ve alternatif icraatlarına, ikinci albümle birlikte belirgin bir ivme kazandırmış görünüyor. Debut işleri "Street Horrrsing"e göre daha az patlayıcı ama daha zengin (mesela lazer güdümlü beat'lerle bezeli), daha komplike, açık bir şekilde daha elektronik ve kulağa daha hoş gelen bir albüm olduğu rahatlıkla söylenebilir "Tarot Sport"un. Açılıştaki "Surf Solar" ve (özellikle de) kapanıştaki "Flight of the Feathered Serpent" gibi akıllara ziyan güzellikte şarkılar da ihtiva eden albümün prodüktörlüğünü Two Lone Swordsmen grubundan Andrew Weatherall yapmış; ki onun farklılık arz eden dokunuşunu 1 saatlik çalışmanın her ânında hissetmek mümkün. "Street Horrrsing"in çiğ, vahşi ve uyumsuzluktan beslenen pür dokusunu arayan hayranlar da olmuştur belki ama benim açımdan "Tarot Sport", daha planlı ve daha odaklanmış olan bu hâliyle grubun kariyeri için bir ileri adım... 9/10

6 Temmuz 2011 Çarşamba

Best Music Videos Ever #7: Sabotage

90'lı yılların en baba gruplarından biri olan Beastie Boys'un bu videosu, aynı zamanda tüm zamanların en stil sahibi ama en boş klipleri arasına da rahatlıkla girer. Herhangi bir şey söyleme gibi bir amacı olmayan; kamera açıları, çekimleri, karakterleri ve kostümleriyle 70'lı yılların "kaçma-kovalamaca" merkezli Amerikan dizi ve filmlerinden (bkz. "San Francisco Sokakları") feyz alan ama başı-sonu belli bir hikâye anlatmak gibi sıkıntılardan tamamen uzak, izleyicisine full aksiyon vaat eden muhteşem bir eğlencelik... Feyz aldığını belirttiğim o yapımlarla kafa bulduğu da söylenir genelde ama ben amacın tam olarak bu olduğunu sanmıyorum. Zira yönetmen Spike Jonze 1999'da çektiği "Being John Malkovich" ile sinemada da kendini kanıtlamadan önce yıllar boyunca bu dâhil pek çok muhteşem videoya imza atmış ve onlarda da sinema tarihine olan sevgisini ve ilgisini açık etmişti (örneğin Björk'un "It's Oh So Quiet" şarkısına çektiği video Jacques Demy'nin "Cherbourg Şemsiyeleri" isimli muhteşem müzikalinden, The Breeders'ın mucizevî "Cannonball" şarkısına çektiği video ise 1956 yapımı, "The Red Balloon" isimli çocuk filminden esinleniyordu). Ne olursa olsun bu video bile tek başına onun dehasını kanıtlamaya yeterli.

Ve tabii ki şarkı ayrı bir güzel, onu da eklemek gerekiyor.

Beastie Boys - Sabotage (1994)
Yönetmen: Spike Jonze

1 Temmuz 2011 Cuma

Aidan Moffat - Everything's Getting Older (2011)


Arab Strab grubunun (Malcolm Middleton olmayan) yarısı İskoç şarkıcı/şarkı yazarı Aidan Moffat, 2008 yılında başladığı solo kariyerinin şimdiye kadarki en leziz ve olgun meyvesini vermiş bulunuyor. İskoç müzik camiasının saygın isimlerinden jazz müzisyeni/yapımcı/multi enstrümantalist Bill Wells ile ortaklaşa kotardığı albümde Wells'in yetkin ve işbilir düzenlemeleri, tam olması gereken yerde devreye soktuğu enstrümanlar ve sesler (fırça bagetli bateri, trompet, piyano vs.), Moffat'in herkesçe bilinen ve takdir edilen şarkı sözleri ile müthiş bir uyum sergiliyor. Aynı zamanda vokal melodisinden yoksun, konuşur gibi söylenen şarkıların tuhaf ama dinleyeni içine çeken bir havası da var. Albümdeki her parçada, bir bütün olarak söz konusu havayı ve yakalanmış olan uyumu teneffüs etmek mümkün. Hem Wells hem Moffat, melankolik ve hüzünlü müzikten hoşlanan müzikseverler için dinlenmesi zorunlu olan bu albüm ve işbirliği için ayrı ayrı takdir edilmeli.. 9/10